Frank Gill’in Açıklamaları
S&P Global Ratings Kıdemli Direktörü Frank Gill, Türkiye’nin kredi notunun “B+”dan “BB-“ye yükseltilmesi ve kredi notu görünümünün “durağan” olarak belirlenmesi sonrasında değerlendirmelerde bulundu. Gill’e göre, uluslararası rezervlerdeki artışın not artışı kararını etkileyen en önemli faktörlerden biri olduğu belirtildi. Bu durumun, ortodoks para politikasına geçişin başarılı bir şekilde devam ettiğinin bir göstergesi olduğunu vurgulayan Gill, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın politika faizindeki artışın ekonomiyi dengelemeye başladığını ifade etti.
Ekonomik Durum ve Beklentiler
Gill, Türkiye’de hizmet enflasyonunun gerilediğini ancak manşet enflasyonun hala yüksek seviyelerde seyrettiğini belirtti. Ayrıca, enflasyon ve yeniden dengeleme programının uygulanmasının ileriye dönük olarak zorlu olabileceğini dile getirdi. Gill’e göre, ekonominin yeniden dengelenmesinde mevduat tabanında TL’ye geçiş yapan hane halkının rolü büyük ve bu durum Merkez Bankası’nın döviz rezervlerini artırmasına yardımcı oldu.
İleriye Dönük Beklentiler
Gill, Türkiye’nin enflasyonla mücadelesinde asgari ücret artışının önemli bir faktör olduğunu ve asgari ücret artışının enflasyon hedefiyle uyumlu olması gerektiğini belirtti. Ayrıca, Gill’e göre, Türkiye’de enflasyonun tek haneli rakamlara düşmesi en az üç ila beş yıl sürebilir ve bu süreçte sıkı para ve maliye politikalarının devam etmesi önemli.
Gelecek Dönem Beklentileri
Gill, Türkiye’nin büyüme oranlarının 2025’te yavaşlayabileceğini ve enflasyonun düşmemesi durumunda Merkez Bankası’nın daha sıkı politikalar izlemesi gerekebileceğini ifade etti. Net ihracatın önümüzdeki dönemde büyümeye katkı sağlayabileceğini belirten Gill, hane halkı harcamalarının zayıflayabileceğini ancak bu durumun planlı bir süreç olduğunu vurguladı. Gill, ABD’deki seçim sürecinin gelişmekte olan ekonomilere etkisinin de göz önünde bulundurulması gerektiğini belirtti.
Gill, son olarak S&P’nin Türkiye’nin kredi notunu yükseltmesinin olumlu bir gelişme olduğunu ancak enflasyonla mücadelede uzun vadeli ve kararlı politikaların gerekliliğine vurgu yaparak, Türkiye’nin önünde zorlu bir sürecin olduğunu ifade etti.
